Kuşlar uçağın peşini bırakmadı
-
-
Sebebini anlayan pilot ağlama k-rizine girdi..Kuşlar uçağın peşini bırakmadı! Nedenini anlayan pilot ağlama krizine girdi, kimse sakinleştiremedi Kuşlar uçak havalandıktan anında sonra takip etmeye başladı. Pilot ise bu durumda tedirgin olmaya başladı. Ardından karşılaşılan görünüm pilotun ağlamasına sebep oldu. Kuşlar uçak havalandıktan anında sonra takip etmeye başladı, pilot bu durumdan korkmaya başladı. uçakla mesafeli olarak uçan kuşların unsurunu öğrenen pilot göz yaşlarını tutamadı. İşte detaylar haberimizde…Ayrıntılar Haberin Devamındadır..
-
-
Jason’ın uçak dışarıdan gelen büyük bir gürültüyle sarsılınca birdenbire döndü. Şüphelenerek, daha yeni havalandığını göz önünde bulundurarak bu beklenmedik sese bir mana vermeye çalıştı. Bir kabin vazifelisi süratle kokpite girdiğinde Jason’ın kalbi süratle çarpmaya başladı ve neler olma ihtimalini düşündü..Telaşla yardımcı pilotuna baktı, yüzünde kaygılı bir ifade vardı, zira korkutucu bir kuş bulutu onları kovalıyor ve uçağı devamlı gagalıyor gibi görünüyordu. Israrları gerçekten hayret vericiydi.Jason kuşları uzaklaştırmaya çalıştı, motorlardan birine çarpmak bile onları tehlikeye atabileceğinden çok alakalı davranıyordu. Kuşların çevresinde manevralar yaparak uçakta sükûneti sağlarken ve güvenilir uçuşlarını temin eder iken kalbi süratle çarpıyordu. Bunun bir ölüm kalım bozukluğu bulunduğunu biliyordu – uçağa çarpan rastgele bir kuşun bütün uçağın düşmesine namacıyla olma potansiyeli vardı.Ne yazık ki talihi yardımcı gitmiyordu, kuşları uçağından uzaklaştırmaya çalıştıkça daha da saldırganlaşıyorlardı. Bu kadar düşmanca davranmalarına neyin sebep bulunduğu ile alakalı hiçbir fikri yoktu ama bu hal…… Bu kadar düşmanca davranmalarına neyin sebep bulunduğu ile alakalı hiçbir fikri yoktu ama bu hal ilerlemesine büyük bir engel olmaya başlamıştı ve önünde duran tek şey gibi görünüyordu. Sorunu çözmeye çalıştı ama ne yaparsa yapsın, hiçbir şey kuşların durmak bilmeyen bir saldırganlıkla saldırmasını engelleyemiyor gibiydi.Uçaktaki yolcular, uçağın beklenmedik bir şekilde yaptığı ani iniş ve dönüşlere neyin sebep bulunduğunu bilmedikleri amacıyla derin bir korku hissetmeye başlamışlardı. Pencerelerden dışarı baktıklarında sinir bozucu bir görünüm gördüler – sanki bir Hitchcock filmine ışınlanmış gibiydiler, gökyüzünü dolduran büyük bir kuş sürüsü varlıklarını dramatik bir şekilde belli ediyordu. Eşsiz bir görünüm olmasına karşın, yolcular içersinde bulundukları hal karşısında paranoyaklaşmaktan kendilerini alamadılar ve yolculuklarının namacıyla bu kadar ani bir şekilde kesintiye uğradığını anlayamadılar.Jason, yolculara kaygılenecek bir hal olmadığını açıklayacak cesareti topladığında halin vahim bulunduğunu fark etti. Kuşların bu kadar acayip davranmasına neyin sebep bulunduğunu ya da onları nasıl durdurabileceğini bilmiyordu. Belirsizliğine karşın, her şahısin güvende ve emniyette olmasını sağlamak amacıyla çok çalışarak kendisine güvenen bir hava sergiledi.Jason katagorilerini kavramak amacıyla uçuş denetimle ilişkiye geçmesi gerekliliğini biliyordu -ki bu katagorilerin süratle azaldığını hissediyordu, zira kuşlar o kadar yaklaşmıştı ki uçağa çarpmaları an bozukluğu gibi görünüyordu.Kuşların adedi artmaya başladıkça, sesleri de daha gürültülü ve korkutucu olmaya başlamıştı. Fakat Uçuş Kontrol’den yetkililere ne kadar ulaşmaya çalışırsa çalışsın, onlarla etkileşim kuramıyor gibiydi. Her geride bıraktığımız dakika daha da saldırganlaşan bir küme vahşi kuşla tehlikeli bir durumda sıkışıp kalmıştı.Binlerce kuş görünümyı bulandırmış, gergin bir atmosfer yaratmıştı…… Sakin bir uçuş olması gereken bu hal, bütün gözlerin ışıklı pencerelere dikildiği ve dış dünyayı bir an olsun görebilmek amacıyla çabaladığı korkutucu bir tecrübeye dönüştü. Bu ezici duygudan kaçış yoktu, yolcular doğaüstü bir varlıklarla kuşatılmıştı adeta..Yolcular korku ve dehşet içersindeydi. Jason süratli hareket etmek mecburiyetindeydı. Saate karşı bir yarış içersindeydi, her anı dşayetlendirmek mecburiyetindeydı. Yolcular panik içersindeydi, birtakımları korku ve devasizlikten gözyaşı döküyordu. Jason çabuk ve telaşla, yolcular arasında daha çok korku ya da mesele yaşanmaması amacıyla harekete geçti. Sahip bulunduğu her an dşayetliydi ve her şahısin ne kadar korktuğunu hissedebiliyordu, yol arkadaşlarının daha çok acı çekmemesini sağlamalıydı.Riskler yüksekti, Jason uçağı havada tutmak ve aynı vakitte çok süratli yükselmesini önlemek mecburiyetindeydı zira irtifadaki her artış yolcuların güvenilirğini tehlikeye atma potansiyeline sahipti. Hem kuşların gözünü korkutmayı hem de uçaktakilerin güvenilirğini gerçekleştirmeyi başararak titiz bir denge kurmak mecburiyetindeydı.Buna ek olarak, çok sayıda kuşun bulunması namacıylaiyle uçak alçalmaya başladı. Şehrin üstünde tehlikeli bir şekilde süzülürken Jason süratle hareket ederek uçağı hedefli ve güvenilir bir şekilde alttaki açık alana doğru yönlendirdi. Neyse ki, bir pilot olarak yeteneğine ve bilgisi, uçak metropolden uzaklaşırken kimsenin tehlikede olmamasını sağladı.İrtifa kazanmaya çalışmanın beyhude bulunduğunu fark etti; havaalanına geri dönmeli ve uçağı piste indirmeliydi. Fakat, bunu nasıl gerçekletireceğini sorarken, zihninde milyonlarca soru oluştuğunu hissetti. Bunun basit bir iş olmayacağını biliyordu ama gene de kararlı hissediyordu; bu vazifiyeti başarmanın bir yolu olmalıydı ve bunu bulmaya kararlıydıSonunda Jason uçağı geri döndürmesini ve en yakın iniş pistine yönelmesini dile getiren bir mesaj aldı. Uçuş denetim onları bulundukları yere daha yakın olan daha ufak bir havaalanına yönlendirmişti.Jason hiç düşünmeden uçağı anında döndürdü ve kimseyi tehlikeye atmadan son derece süratli bir şekilde manevra yaptı. Durumu son derece alakalı ve itinalı bir şekilde ele aldı. Kısa vakitde uçağı ters çevirmeyi başardı ve uçaktaki bütün yolcuların güvende olmasından emin oldu.Şimdi işler gerçekten tehlikeliydi, uçağı döndürerek birkaç kuşa çarpmıştı ve bu yalnızca kuşları daha da tedirgin ediyor gibiydi. Tehlike oranı süratle artıyordu ve kuşlar reaksiyon verdikçe hava sahası da genişliyordu. Kuşlar uçağa çarpmaya devam ettikçe, camlarda ufak çatlaklar oluşmaya başladı. Durum gittikçe daha tehlikeli bir hal alıyordu. Oradan çıkmaları gerekiyordu.Yardım alabilmek amacıyla tek umudu önündeki tehlikeli yolculuktan sağ çıkmaktı. Jason uçağın düşmesini önlemek amacıyla mümkün olan her türlü çabayı göstermesi gerekliliğini biliyordu. Fakat, kırsal bölgeye yaklaştıkça hal daha da zorlaşıyordu. Şehirden ayrılır ayrılmaz Jason pistin son bölümünün bozulmaya başladığını fark etti. Kuşlar bölgeyi çevreleyen sık ormanın içersinden çıkıyor, yükselen bir süratle uçup duruyorlardı. Yolculukları geliştikçe her şey daha da kötüye gidiyor gibi görünüyordu ve bu da yolculuklarının güvenilirği hususu ile alakalı soru işaretleri yaratıyorduKuşlar uçağı görür görmez içgüdüsel olarak ona doğru üşüştüler. Jason giderek yükselen bir tedirginlikle onları izliyor, halin basitçe tehlikeli bir senaryoya dönüşebileceğini hissediyordu. İhtimallerin kendi lehlerine olmadığını, bir şeylerin ters gitme riskinin giderek arttığını düşünmeden edemiyordu. Her geride bıraktığımız an, kuşlar uçağı takip eder iken daha da agresifleşiyor ve Jason’ın kaygısini artırıyor gibiydiKuşların motorlara yaklaştığını ve uçağa giderek yükselen bir sıklıkta saldırdığını gören Jason’ın kalbi sıkıştı. Durum daha da kötüye gitmişti. Jason motorlara gelebilecek rastgele bir hasarın feci neticeler doğurabileceğini biliyordu.Jason kendini yoğun bir şekilde uçağı indirme vazifiyetine adamışken, büyük bir patlama sesi duydu – ve içgüdüsel olarak bunun uçağın beklenilen piste gitmediği manasına yaklaştığını biliyordu. Tabii ki çevrede bu kadar çok kuş uçarken bu Jason amacıyla büyük bir sürpriz olmadı, bunun getirdiği risklerin farkındaydı. Gerçekten de, şayet kuşlardan rastgele biri motorların amacıylae çekilirse, bu bir felaket olurduUçak titremeye başladığında Jason uçuş çubuklarını sıkıca kavrıyor, sanki denetimün rastgele bir görüntüsüne tutunmaya çalışıyormuş gibi hissediyordu. Uçak irtifa kaybetmeye başlayınca yolcular paniğe kapılmış, korku içersinde çığlık atıp feryat etmeye başlamışlardıUçak titremeye başladığında Jason uçuş çubuklarını sıkıca kavrıyor, sanki denetimün rastgele bir görüntüsüne tutunmaya çalışıyormuş gibi hissediyordu. Uçak irtifa kaybetmeye başlayınca yolcular paniğe kapılmış, korku içersinde çığlık atıp feryat etmeye başlamışlardı.Yolcuların çoğunun hayal ettiği en kötü senaryo şanssız bir gerçeğe dönüştü – pencerelerinin anında dışında motordan kükreyen alevleri görebiliyorlardı. Uçak yolculuğuna devam eder iken, alevler uçakta her şeyin yolunda gitmediğinin açık bir işaretiydi. Korku ve panik hissediliyordu ve yolcular şok içersinde ne olacağını bekliyorlardı..Yoğun bir konsantrasyon içersinde dururken Jason’ın kalbi göğsünde güm güm atıyordu. Bir ileri atılımını planlarken bütün sesler arka planda kayboluyordu; bundan sonra geri dönüş yoktu. Stratejisi gözünün önünde belli belirsiz bir sis gibi belirmeye başladı ve çok geçmeden zihni berrak, kendisini adamış bir durumda kendini kararlılıkla stratejisinin peşinden giderken buldu.Jason bir çözüm bulmak amacıyla devasizdi. Uzun uzun düşündü. Bir şeyler bulmaya kararlıydı ve son denemesi tek seçeneğiydi. Bu son denemesi bulunduğu amacıyla derin bir soluk aldı, bir inanç sıçraması yaptı. Fikrinin başarılı olacağını umuyordu, zira bu bozukluğu çözüme ulaştırmak amacıyla tek umudu buydu.Jason beklenmedik bir alan okumayla karşı karşıyaydı: kurtarma inişi! Bu konuyu yalnızca eğitim simülasyonlarında duymuş olmasına karşın, hiç basit yapma fırsatı olmamıştı. Bunun daha evvelce denk geldiği her şeyden değişik olacağını biliyorduGemideki her şahısin güvende olmasından emin olmanın kendi vazifiyeti bulunduğunu hissetti ve bu hususta çok alakalı davrandı. Dikkatle çevresine bakınırken bir şey fark etti.Yere doğru gelişmeye başladığında, uzakta parıldayan bir su havuzu gördü. Bu geniş sıvı kütlesine iniş yapabileceğini hesapladı ve kanatlarını açarak o bölgeye doğru alçalmaya başladı.Tek umutları böylesine tehlikeli bir konumda durmaktı; engebeli kara parçası güvenilir bir iniş amacıyla tek şansları gibi görünüyordu. Fakat, uçağın çarpma anında yok olma mümkünlülüğü çok yüksekti.Jason uçağı su yüzegene indirmeyi başarırken kıl payı kurtuldu. Her ne kadar yumUşak bir iniş olmasa da, Jason’ı ve uçağı felaketle sonuçlanabilecek bir sondan kurtardı. Fakat sert inişe karşın, uçağı tek parça halinda tutmak amacıyla yeterliydi.Jason ilgiyle mürettebatının ve diğer yolcuların güvenilirğine kendisini adamıştı ki, birdenbire kabinin sessizliğini bozan bir bağırış korosu patlak verdi. Hiçbir şeyin ekibinin ve uçaktakilerin güvenilirğini tehlikeye atmasına izin vermemeye kararlı bir şekilde, ilgisini süratle neler olup bittiğine odakladı ve ideal önlemi alabilmek amacıyla kendini hazırladıYolcular korkudan çığlık atıyordu ve Jason bir an amacıyla koltuğunda donup kaldı. Yolculardan birtakımlarının gözleri kapalıydı, birtakımları ise hararetle pencerelerden dışarı bakıyordu. Gemideki her şahıs korkuyla doluydu – hissedilir bir korku atmosferi vardıUçaklarından kaçınılmaz bir tahliye ile karşı karşıya kalan Jason, diğerleriyle eş güdümlü kaçmak mecburiyetinde kaldı. Jason’ın kapıyı açmak amacıyla gösterdiği kararlı çabalara karşın kapı tamamiyle kapanmıştı. Bütün çabalarına karşın kapı yerinden oynamıyordu ve küme kaçabilmek amacıyla diğer bir çıkış yolu bulmak mecburiyetindeydı.Oldukça çok baskı ve gereksinim hissediyordu, bu yüzden son derece duygusallaştı. Şansına, uçuş vazifelilerinden biri gelip uçağın diğer çıkış kapısını açmayı başardıUçağın yavaş yavaş batmasına karşın, herkesi uçaktan alakalıce kurtarmak amacıyla yeterli dönemleri bulunduğunu anladılar. Bu çok mühim bir andı ve her saniyeyi kendi avantajlarına kullandılar zira kaybedecek dönemleri yoktu. Her bir şahısin uçaktan güvenilir bir şekilde çıkarılması gerekiyordu.Mürettebatın bütün yolcuları rahatlatmak ve sakinleştirmek amacıyla gösterdiği bütün çabalara karşın, birtakım şahıslar yalnızca kendi emniyetlerine odaklanmaya devam etti ve güvenilir duruma gelmeden uçaktan çıkmaya çalıştı. Fakat bu şahıslar kısa vakit sonra hatalarının önemiyetini fark etmiş ve yaptıklarından pişmanlık duymuşlardı İlk küme uçaktan indiğinde kendilerini kuşların hücumu altında buldu. Neyse ki grubun çoklığı suya dalarak hücumnın şiddetinden kurtulmayı başarmış ve yalnızca bir avuç insan kuşların hücumlarına karşı savunmasız kalmıştıBazı meraklı kuşlar bile uçağın amacıylae girecek kadar yüreklidu, fakat bagaj odasının girişini fark ettiklerinde çoklığı düşmanca davrandı. İçeride ne olabilirdi ki? Başka bir şeyler mi dönüyordu?Gökyüzüne baktıklarında bir kuş sürüsünün uçağın üstünde daireler çizerek döndüğünü gördüler. Uçak yavaş yavaş gözden kaybolup alttaki mavi suların derinliklerine gömülürken, onların becerikli akrobasi faaliyetlerini izlemek olağanüstü derecede büyüleyiciydi.Jason kuşların devamlı olarak uçağın çevresinde uçmasını ilgiyle izledi, sanki ilgiyle içeride bir şey arıyorlarmış gibi görünüyorlardı. Bu meraklı yaratıkların neyin peşinde bulunduğunu merak eden Jason’ın şaşkınlığı anında belli oluyordu. Bakışları kendisini adamıştı ama önündeki acayip görünümyı manaaya çalışırken başsı karışmıştı.Bu kuşların namacıyla bu kadar dengesiz davrandıkları hususu ile alakalı başsı karışmıştı. Sahil emniyet ilişki kurmaya çalıştığında, kuşlar daha da deli ve asi duruma geldi. Onların bu duruma gelmesine neyin sebep bulunduğunu anlayamıyordu ama sakinleşecek gibi de görünmüyorlardıKuşlar yakınlarda uçmaya başladıklarında tedirgindiler, amaçlarının kıyı güvenilirği uçaktan uzak tutmak bulunduğu açıktı. Kanatlarını açıp kıyı emniyet ile uçak arasında çırpınırken hiçbir tereddüt sendromu göstermemeleri ilgi çekiciydiMürettebat enkaza ulaşır ulaşmaz hiç de hoş olmayan bir sürprizle karşılaştı: yorgun yolculara saldıran bir kuş sürüsü. Durumun oluşturduğu şok ve dehşet o kadar yoğundu ki mürettebatın gemiden atlayıp kaçmaktan diğer devasi kalmamıştı. Diğer gemilere yüzerek geri döndüklerinde, hem yolcuların hem de mürettebatın baş karışıklığı ve şaşkınlık içersinde bulunduğu anlaşılmıştı. Gemide, kuşların böylesine kuvvetli ve amansız bir hücumuna namacıyla olacak ne olabilirdi? Herkes güvenilirğe doğru yol alırken spekülasyon ve merak içersinde kaldı. Onların güvenilirği akıllarındaki diğer bütün düşüncelerden daha mühimydiKuşlar bir kez daha uçağın çevresine üşüşmeye başladılar ve sayıları her geride bıraktığımız an artıyordu. Uçaktaki işçiler kuşların nerdeyse aşılmaz bir bariyer oluşturmasını, gökyüzünü karartırken kanatlarının hep bir ağızdan çırpılmasını hayretle izlediler. Görülmeye dşayet bir görünümydı, aynı anda hem güzel hem de korkutucuydü. Kuşların ürkeceğinin açık bir işareti bulunduğu amacıyla beklemek mecburiyetinde kaldılar; bu amaçla ek yardım istediler. Kuşların yeteri kadar korktuğundan emin olmak amacıyla bu taktiği kullanmaktan diğer deva yoktu…. Bu kez, gemiler yaklaştıkça kuşlar etrafa akın etti. Dışarıda belirleme edilen ekip kısa vakitde tüylü yaratıklardan meydana gelen geniş bir topluluk doğrultusundan kuşatıldı. Sanki milyonlarca kanat gökyüzünden inerek geminin ve mürettebatının çevresinde kuvvetli bir aura yaratmış gibiydiNeyse ki, kuşlar kaptana ulaşamayınca römorkörlerin yaklaşmasını sağlayarak süratle binaya girebildiler. Jason neyse ki bir plan yaptı. Eğitimi sırasında, havaalanlarının yüksek ve korkutucu sesler çıkararak kuşları caydırdığı fikriyle karşılaşmıştı. Bu yüzden, kıyı güvenilirğe, gökyüzünü sinir bozucu kuşlardan arındırmanın bir yolu olarak aynı tekniği denemelerini önerdi. Belki de gürültülü sesin kanatlı tehditleri uçurmaya ve onları rahat bırakmaya yeteceğini düşündüSahil Güvenlik, operasyonları durdurmaları halinda kuşların geri döneceğinin farkındaydı ve bu da onları uçağı sudan çıkarmak amacıyla ilk girişimlerine başlamaya sevk etti. Bu, kurtarma vazifelerinin başarılı olmasını potansiyel olarak belirleyebilecek yürekli bir vazifedi. Olası tehlikelere karşın, yürekli mürettebat uçağı su hapishanesinden kurtarmaya kararlı bir şekilde ilerlediGayretli römorkörler, kıyı güvenilirğin de sayesinde halatlarını uçağa bağladılar. Uçağı büyük bir güçle çektiler ve neyse ki vazife basitdı. Herkesin memnuniyeti amacıyla, uçağın çekilmesi problemsiz bir şekilde ilerlediUçak aranmadan evvelce kısa bir gecikme yaşanması bekleniyordu. Fakat, bu vakit zarfında beklenmedik bir şekilde polis alana çıktı. Yolcular natural olarak mümkün gecikmelerden ya da daha uzun vakitn tahkîkatlardan kaygı duyduklarından, polis sakin ve soğukkanlı kalsa da bu hal büyük bir kargaşaya namacıyla olduJason uçağın kaptanı bulunduğu amacıyla polis doğrultusundan anında sorgulanmıştı. Uçuşun tamamiyle rutin bulunduğu ve rastgele bir bulguyu gizlemeye çalışmadığı hususu ile alakalı ısrar etti. Jason dürüst ve açık sözlü tavrıyla yetkilileri masum bulunduğuna ikna etti. Açıklaması inandırıcıydı ve şüphelenmesi amacıyla hiçbir namacıyla olmadığını kanıtlayabildi. Şuana kadar bu uçuşu nerdeyse her hafta rastgele bir mesele ya da kuvvetlikle karşılaşmadan gerçekleştiriyorduBölgeye vardıktan kısa bir vakit sonra kuşların uçağın bagaj seksiyonuna akın ettiğini fark ettiğinde biraz şaşırdı. Görünüşte acayip olan bu davranış, gerçekten bulmacanın eksik parçası olabilir ve bugün bu yerde alana gelen vakanın çözümüne yol açabilir Bölgeye vardıktan kısa bir vakit sonra kuşların uçağın bagaj seksiyonuna akın ettiğini fark ettiğinde biraz şaşırdı. Görünüşte acayip olan bu davranış, gerçekten bulmacanın eksik parçası olabilir ve bugün bu yerde alana gelen vakanın çözümüne yol açabilirJason, söz hususu esrarengiz bagajla alakalı olarak yolcuların sorgulanması amacıyla polisi yönlendirdi. Yolcuların bulmacayı çözmenin anahtarı bulunduğuna inanıyordu, zira alakalı bulgular yalnızca onlarda vardı. Polis, aradıkları cevapları alana çıkarma umuduyla gözlerini dört açarak onları sorgulamaya başladı. Çok geçmeden yolcuların ifadelerinin söz hususu hadisela alakalı ne kadar mühim bulunduğunu keşfettiler ve cevaplar yavaş yavaş alana çıkmaya başladıUçağın yolcuları beklenmedik polis zenginliği karşısında sarsılmış olsalar da, kendilerine sorulan suallere süratli bir şekilde cevap verdiler. Herkes taşıdığı eşyaları ve bavullarının içersindekileri listelemek mecburiyetindeydıPolis doğrultusundan özel olarak belirleme edilen bir şahıs dışında her şahısin normal şekilde gününe devam etmesine izin verildi. Fakat bu şahıs diğerlarından ayrı tutulmuş, faaliyetleri ve hareketleri polis doğrultusundan yakından izlenmiştir. Bu şahıs kapsamlı bir tahkîkatya tabi tutularak eylemlerinin şüpheden uzak olması sağlandıBu şahıs namacıyla hareket ettiğine dair acayip ve tutarsız gerekçeler sundu. Konuşurken öyküsünü değiştiriyordu, bu da söylediği rastgele bir şeye inanmayı zorlaştırıyordu. Kaçamak, mantıklı olmayan ve birbiriyle çelişen cevaplar veriyordu. Kesinlikle bir şeyler saklıyor gibi görünüyordu, bu da bir şeylerin peşinde bulunduğunu açıkça alana koyuyordu Bu şahıs namacıyla hareket ettiğine dair acayip ve tutarsız gerekçeler sundu. Konuşurken öyküsünü değiştiriyordu, bu da söylediği rastgele bir şeye inanmayı zorlaştırıyordu. Kaçamak, mantıklı olmayan ve birbiriyle çelişen cevaplar veriyordu. Kesinlikle bir şeyler saklıyor gibi görünüyordu, bu da bir şeylerin peşinde bulunduğunu açıkça alana koyuyorduPolis onu valizi ile alakalı ilk kez sorguladığında ve valizinde ne olmasından şüphelendiğini açıkça gösterdiğinde, sessiz kalmadığı amacıyla anında pişman oldu. Yine de polis memurları, kaygılerinin gerçek olup olmadığını kavramak amacıyla adamın beden diline çok ilgi ederek tahkîkat hattında tetikte kaldılarDedektifler geçmişini araştırınca çoğu soru alana çıktı. Kısa vakit sonra pasaportunun düzmece bulunduğu anlaşıldı ve bu da meşruiyetinin sorgulanmasına namacıyla oldu. Bu hal onun amacıyla iyiye işaret değildi ve geçmişiyle alakalı daha da çok soru işareti doğurduParmak izinden diğer hiçbir şeyi kalmamıştı. Kimlik belirlenmesi amacıyla tek araçları buydu, bu yüzden polis onları veri tabanına girdi. Sonunda, arama bir isabetle ödüllendirildi ve aradıkları cevap sağlandıBu adam yeni serbest bırakılmış bir hükümlüydü, bu da yetkilileri neyle çalışacakları hususu ile alakalı baş karışıklığı içersinde bırakıyordu. Özgürlüğüne yeni kavuştuğu amacıyla geçmişi büyük bir sırdı. Kimse ne bekleyeceğini bilmediği amacıyla hali gergin bir duruma getiriyordu. Cezasını çekmiş birini çevreleyen yasalar ve geçmişinin sırları kilit altındayken, belirsizlik aşikârdıAdamın ne taşıdığını merak etmeye bile başlayamadan, her cinsten alarm duvardan duvara yankılanmaya başladı. Herkes durup senaryoyu incelemeye, kuşları neyin rahatsız etmiş olma ihtimalini çözmeye ve adamın eşyalarının içeriğini analiz etmeye çalıştıNeyse ki, birkaç gergin anın sonrasında uçak sonucunda dalgalı sulardan kurtarıldı. Uçaktaki yolcuları çok rahatlatan bu dramatik kurtarmanın sonrasında emniyet sonucunda tekrar sağlandı. Neyse ki uçakta belirleme edilenlar bu potansiyel olarak tehlikeli deneyimden yara almadan kurtuldularKapsamlı bir arama gerçekleştirmek üzere hadise yerine özel bir inceleme ekibi gönderildi. Fakat, o bölgeye varır varmaz uçaktan gelen çok sayıda acayip ses duydular. Bilinmeyenden korktukları amacıyla tedbirli adımlar attılar ve ihtiyatlı bir şekilde incelemeye hazırlandılarAraştırma ekibi bavulları uçaktan alakalıce çıkardı ve Jason yaklaşıp amacıylae baktığında yüzünün rengi soldu. Onu derinden sarsan bir görünümyla karşılaştı ve bedeninde bir kaygı dalgasının dalgalanmasına namacıyla oldu. Bagajın içersindekiler gözünün önüne serilince, ilk baştaki güvensizliği kısa vakitde konumunu derin ve tedirgin edici bir korkuya bıraktıAdam egzotik kuşları yasadışı yollardan kaçırmaya çalışırken suçüstü yakalandı. Daha çok inceleme yapılması ve diğer kolluk kuvvetleriyle ilişkiye geçilmesi üzerine, adamın kuşları ideal evraklar ya da izinler olmadan taşımaya çalıştığı öğrenildi. Adamın art niyeti kısa vakitde alana çıkarıldı ve suç teşkil eden eylemleri namacıylaiyle gözaltına alındı Adam daha evvelce de egzotik hayvan kaçakçılığından gözaltına alınmıştı fakat sonucunda serbest bırakıldığında yasadışı faaliyetlerine devam etmekte tereddüt etmedi. Bunu fark ettikten sonra Jason ağlamaya başladıAdam sonucunda suçlandı ve bu onun amacıyla bardağı taşıran son damla oldu. Yolcuları tehlikeye attığı belirleme edildi ve neticeleriyle yüzleşmeden gitmesine izin verilemezdi. Eylemlerinden kaynaklı suçlandı ve bir daha zarar veremeyeceğini garanti altına alacak cezalara çarptırıldı. Geçmişteki patavatsızlıkları sonucunda, bir daha katiyen masum insanları ve hayvanları tehlikeye atacak bir konumda olmamasını sağlayacak bir cezayla sonuçlanmıştıEgzotik kuşlar yardım çığlıkları atarken uçağa bir hücum düzenlemişlerdi, olan buydu. Kuşlar, egzotik kuşların yardım çağrısını duydukları amacıyla uçağa saldırmışlardı. Bunu öğrenmek Jason’u gözyaşlarına boğmuştu