“Ermenilerin en büyük ve tarihi sorunu, hala hayali bir dünyada yaşıyor olmalarıdır.” Bu sözleri Meclis Aile, Kadın ve Çocuklar Komisyonu Başkanı, Yeni Azerbaycan Partisin’den Milletvekili Hicran Hüseynova Brüksel görüşmesinden sonra Ermenistan Baş Bakanı Nikol Paşinyan’ın yaptığı ikiyüzlü açıklamaları yorumlarken söyledi.
Milletvekilinin sözlerine göre, Brüksel ziyareti sonrasında Ermeni medyasına yaptığı ikiyüzlü açıklamayı yorumlayan Paşinyan, “Azerbaycan topraklarının Ermeni kontrolü altında ve Ermeni topraklarının Azerbaycan kontrolü altında bulunuyor” diyerek, sınırların çizilmesi ve silahsızlandırılması için müzakerelere hazır olduğunu söyledi”.
Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, AB Konseyi Başkanı Charles Michel’in arabuluculuğuyla Brüksel’de Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan ile bir araya geldi:
“Görüşme sırasında ve sonrasında çekilen fotoğraflarda, Paşinyan’ın beden dili, Başbakan’ın herhangi bir talepte bulunmadığını, bunun yerine Azerbaycan’ın tekliflerini kabul ettiğini ve uygulamayı üstlendiğini söylüyor. Ancak Ermenistan Başbakanı’nın açıklamaları birbiriyle çelişiyor.
Böylece bir yandan İlham Aliyev ile Brüksel’de yaptığı görüşmelerde bir anlaşmaya varıldığını vurguluyor. Azerbaycan ve Ermenistan Dışişleri Bakanlıklarının iki ülke arasında bir barış anlaşması imzalamak için bir belge üzerinde çalışacaklarını kaydetti. Öte yandan, sınırların çizilmesi ve askerden arındırılması için müzakereye hazır olduğunu belirterek, “Azerbaycan toprakları Ermenistan’ın, Ermeni toprakları da Azerbaycan’ın kontrolünde” dedi. Ermeni lider, Azerbaycan’ın resmi olarak, sunduğu teklifler arasında Erivan için kabul edilemez bir madde bulunmadığını da sözlerine ekledi.
Elbette bunlar yerel izleyicilere ve Ermeni diasporasına ve lobilerine yönelik fikirler. Ermenistan haksızdır, yaklaşık 30 yıldır Azerbaycan topraklarını işgal etmiştir, birçok insanlığa karşı suç ve Azerbaycanlılara karşı soykırım yapmıştır. 44 günlük Garabağ Savaşı sırasında, Başkomutan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in önderliğinde, muzaffer ordumuz Azerbaycan’ın egemenlik haklarını ve toprak bütünlüğünü korumasını başardı.
Bugün Azerbaycan bölgede barış ve güvenliğin sağlanması için girişimlerde bulunuyor. Kardeş Türk devleti de bu girişimleri desteklemektedir. Dolayısıyla Ermenilerin en büyük ve tarihi sorunu, hala hayali bir dünyada yaşıyor olmalarıdır. Sorunu çözmek için gerçeği anlamaları, boş ideolojiden vazgeçmeleri, komşu ülkelere karşı toprak iddialarından vazgeçmeleri gerektiğini kabul etmek zorundalar. Herhangi bir devletin siyasi seçkinlerini etkilemek, açıklama yapmak Ermeniler için iyi bir şey yaptıkları anlamına gelmez. Bu nedenle, eğer samimi bir diyalog ve iyi komşuluk ilişkileri kurmak istiyorlarsa, Ermenistan doğru seçim yapmalıdır.
“Erivan ya komşularına karşı olan toprak iddialarından vazgeçip yeni bir sayfa açmalı ya da buna zorlanmayı kabul etmeli.”
Daha sonra milletvekili Brüksel toplantısının sonuçlarını da yorumladı: “Brüksel toplantısının sonuçlarına gelince, “Brüksel formatındaki” ilk toplantının 14 Aralık 2021’de yapıldığını belirtmek isterim. Azerbaycan Cumhurbaşkanı ile Brüksel arasındaki bir sonraki istişareler, elde edilen yoğun işbirliği, AB arabuluculuk misyonunun yeteneklerini daha da genişletti.
Bu görüşmeyi değerlendiren Michel, Brüksel’deki ilk toplantıda tarafların birbirlerini dinleme ve birbirlerinin kaygılarını, her iki tarafı da hassas olan öncelik ve konuları daha iyi anlama yönünde adımlar attığını söyledi. Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in, ne kadar zor olursa olsun, sayfayı çevirmeye ve barış görüşmelerine hazır olduğunu defalarca dile getirdiğini belirtmek gerekir.
Bu, Azerbaycan’ın bir barış anlaşmasının hazırlanması için teklifler hazırlayıp karşı tarafa sunması gerçeğiyle kanıtlanmaktadır. Ancak Ermenistan’dan uygun adımları görmüyoruz. Brüksel toplantılarından bir gün önce Erivan’da bir muhalefet mitingi düzenlendi. 6 Nisan akşamı Brüksel’deki görüşmelerde Ermenistan, Tovuz bölgesi Musurskend yönünden Tovuz ilçesine bağlı Ağdam köyü yönünde Azerbaycan ordusunun mevkilerine ateş açtı. Azerbaycan Silahlı Kuvvetleri karşılık verdi. Bu, Ermenistan’ın asıl amacının müzakere sürecini bozmak, bir barış anlaşması imzalamayı reddetmek olduğunu bir kez daha gösteriyor.
Bu yaklaşım zaten Ermenistan’ın bir devlet politikası haline geldi. Bu ve bundan önceki benzer olaylar, intikamcı güçlerin ve yandaşlarının hala bir şeyler yapabileceklerini düşündüklerini bir kez daha göstermektedir. Ama gerçek tamamen farklı. Bu gerçeği kabul etmeli ve terörist ve yasadışı askeri gruplarını topraklarımızdan çekmeliler.
Bu gerçeği Brüksel toplantısında bir kez daha gördük. Uzun süren müzakerelerin sonuçları AB Başkanı’nın Açıklamasına yansıdı. Azerbaycan ve Ermenistan nihai bir barış anlaşmasını müzakere ediyor. İki ülkenin dışişleri bakanlarına müzakereler için hazırlıklara başlama talimatı verildi. Elbette bu, Azerbaycan Cumhurbaşkanı’nın 5 maddelik bir barış anlaşması önerisinin kabul edilmesinden sonra mümkün oldu. Yani dışişleri bakanları faaliyetlerini bu belgeye dayandıracaklar. Burada esas mesele Azerbaycan sınırlarının ve toprak bütünlüğünün dokunulmazlığıdır.
Aynı zamanda taraflar, sınır meseleleri konusunda ortak bir komisyon kurma ve her şeyden önce sınırların sınırlandırılması sürecini başlatma konusunda anlaştılar. Sınırlandırma sonucunda sınır gerilimleri ortadan kalkar. Sınırların sınırlandırılması ve sınırlarının çizilmesi süreci şimdiden yeni bir düzeye taşınıyor. Ermenistan silahlı kuvvetlerinin devlet sınırında yarattığı gerilimi azaltmak için ciddi bir şans var. En önemlisi bu tür çalışmalar, mevcut sınırların tanınması ve toprak iddialarının reddedilmesi yönünde önemli bir adımdır” dedi Hicran Hüseynova.
Milletvekilinin sözlerine göre, ulaştırma ve haberleşme hatlarının rehabilitasyonu ve kurulması, demiryolları ve karayollarının inşası ve bir ekonomik danışma konseyi mekanizmasının kurulması artık onaylandı:
“Avrupa Birliği aynı zamanda Azerbaycan’ı mayın temizleme, kayıp kişilerin aranması ve inşaat işlerinde de destekleyecektir. Bu sadece ülkemize yapılan insani yardım değil, aynı zamanda Erivan üzerinde artan siyasi ve diplomatik baskıdır. Şüphesiz, AB’nin Azerbaycan’ın yeniden inşasına yardım etmeye hazır olması, Azerbaycan ordusunun kurtardığı toprakları yeniden işgal etme planlarını hâlâ uygulayan Erivan’daki “intikamcılara” açık bir mesajdır.
Yani her sonucu yorumlarsak, Azerbaycan’ın adım adım hedeflerine ulaştığını göreceğiz. Bu toplantıda Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in bir kez daha Azerbaycan’ın egemenlik haklarını tesis etme politikasının ana ilkelerini resmileştirdiğini belirtmek gerekir.
Böylece, nihai belge, yani Deklarasyon, ne Azerbaycan Cumhurbaşkanı tarafından iptal edilen sözde “Dağlık Karabağ” toprak-idari birimden ne de siyasi ve yasal statüsünü yitirmiş rezil AGİT Minsk Grubundan bahsetmemektedir.
AB’nin desteğiyle Ermenistan ile Azerbaycan arasında doğrudan görüşmeleri öngören “Brüksel formatı” bölgede barış ve güvenlik için önemli bir platform haline geliyor. Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in kendinden emin liderliği, bilge ve çevik diplomasisi, bölge için barışa ve daha iyi bir geleceğe katkıda bulunuyor.”
Ülker Fermankızı/VOİCEPRESS